İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından incelenmek üzere bağımsız adli tıp uzmanına gönderilen ve birçok davada delil olarak görülen dijitalin içeriğinin suçlamaya konu olan “örgütsel yazışmaları” içermediği ortaya çıktı. iddianamelerde. Bu dijital gerekçeyle en az 120 kişi gözaltına alındı, 40 kişi gözaltına alındı.
GÜLMEN DAVASINDA SORUŞTURMA İSTEĞİ KABUL EDİLMİŞTİ
DHKP-C örgütü merkez komitesi ve örgüt mensuplarının yazışmalarının yer aldığı iddia edilen dijitalin ihraç edilmesinin ardından “İşimi geri istiyorum” diyerek cezaevine konulan ve ölüm orucu tutan akademisyen Nuriye Gülmen 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından yayınlanan KHK’de KHK ile İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kendisine verdiği 10 yıl hapis cezasına da gerekçe oldu. İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi, Gülmen’in avukatlarının “Dijital incelensin” talebini kabul etmedi.
ATK TESPİT EDİLDİ
Dijital, İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki bir başka DHKP-C davasına delil olarak girdi. Mahkeme, dijitalin incelenmesi talebini kabul ederek önce Adli Tıp Kurumu’na (ATK) gönderdi. Adlı Tıp Kurumu raporunda herhangi bir örgütsel yazışmanın tespit edilemediği belirtildi.
UZMANA GÖNDERİLDİ, ‘BOŞ’
Mahkeme, ATK’dan gelen raporun ardından dijitallerin bağımsız bilişim uzmanına inceletilmesine karar verdi. Adı geçen bilişim uzmanından mahkemeye gönderilen bilirkişi raporunda, suçlamaya konu teşkilat yazışmalarının iddianamede yer almadığı şu ifadelerle ifade edildi:
“İddianamedeki yazışma içeriklerini ve görselleri inceledim, iddianamedeki mesajlaşmaların içeriği tespit edilmedi. Ayrıca görseller üzerinde yaptığım zaman çizelgesi ve bütünlük analizlerinde verilerin söz konusu malzeme tahrif edilmemiş veya eklenmemiştir.”
HALA TUTUKLULAR VAR
DHKP-C örgütünün merkez komitesi ile yazışmaları içerdiği iddia edilen ve ‘olduğu’ ortaya çıkan dijital içerik nedeniyle en az 120 kişi gözaltına alındı, 40 kişi gözaltına alındı, aralarında akademisyen Nuriye Gülmen’in de bulunduğu bazı sanıkların tutukluluk hali devam ediyor. boşluk’.
ÖĞRETMEN GÖREVDEN ÇIKARILDI
Pelin Akbaş Yeşil de dijital için yargılananlardan biriydi. Yeşil, hakkında dava açılmadan önce depremden en çok etkilenen illerden biri olan Hatay’da öğretmendi. Yeşil, dijital ortamda ‘örgüt yazışmalarının’ delil olarak gösterildiği davada yargılandığı için memuriyetten uzaklaştırıldı.
AVUKATLIK LİSANSI İPTAL EDİLMİŞTİR
Aynı dijital delillerin gösterildiği bir davada yargılanan Sinan Bin, stajını tamamladıktan sonra başvurduğu avukatlık ruhsatını alamadı. Baro daha sonra Bin’e lisansını verdi. Ancak Bin’in lisansı, yargılandığı dava nedeniyle idare mahkemesi tarafından iptal edildi.
GÖRSEL RAPOR KAPSAMINDAN BİR GÜN ÖNCE OLUŞTURULDU
Ayrıca ‘örgütsel yazışma’ içerdiği iddia edilen dijitale ilişkin güvenlik güçlerinin hazırladığı görüntülü raporun da el koyma tarihinden bir gün önce hazırlandığı ortaya çıktı.
‘SAHTE DEDİK, HİÇ OLMADI’
Akademisyen Nuriye Gülmen, avukat Sinan Bin ve öğretmen Pelin Akbaş’ın avukatı Oğuzhan Topalkara, dijitalin ATK sonrası bağımsız bir uzman tarafından ‘boş’ bulunmasını değerlendirdi. “Örnekler ve mağduriyetler saymakla bitmiyor” diyen Topalkara, geçmişte iddianamelerde yer alan “örgütsel yazışmaların” sonradan belgeye eklendiğini vurgulayarak, bunların sahte olduğunu ancak raporlarda yer aldığını savundu. alındığında, söz konusu yazışmanın aslında hiç olmadığı ortaya çıktı.
‘DEVLET MAĞDURLARI ÇIKARMAK İÇİN ADIMLAR ATMALI’
Topalkara ayrıca, “Adli Tıp ve bağımsız bilirkişi raporları ile bu dijitalin muğlak polis raporlarından başka bir şey olmadığı ortaya çıkmıştır. Tüm mahkumiyetler bozulmalı, devam eden davalarda beraat kararı verilmeli, tutuklular yargılanmalı” dedi. serbest bırakılmalı ve devlet mağdur ettiği kişilerin mağduriyetlerini gidermek için adımlar atmalıdır.” söz konusu.
